|
|
YENİ
PULS SEKANSLARI
MRGde
yeni puls sekansları, üzerinde yoğun çalışmaların
yapıldığı güncel bir konudur. Bugün bu çalışmaların
ve edinilmiş sekans tiplerinin çoğu rutin incelemelere
uyarlanamamıştır. Bununla birlikte bu başlık
altında incelenen FSE (Fast Spin-eko) şu anda tüm MRG
merkezlerinde yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Bu geliştirmekte olan yeni sekans tiplerinin esas amacı
görüntü kalitesi bozulmadan inceleme zamanının mümkün
olduğunca kısaltılmasıdır. Çünkü bugün
MRGde yaşanan en büyük sorunlardan biri inceleme zamanının
uzun olmasıdır.
RARE
, FAST
SPİN-EKO (TURBO SPİN-EKO) (FSE-TSE)
Fast
Spin-eko (veya Turbo Spin-eko) 1986 yılında ilk defa
Hennig ve arkadaşları tarafından uygulanan RARE
tekniğinden [22, 36] modifiye edilerek, uygulanmaya başlanmış
yeni bir tekniktir ve bu sekans, şu anda dünyanın bir
çok önemli MR merkezinde proton dansite ve T2 ağırlıklı
görüntüler için rutin olarak kullanılmaktadır (Şekil
10.1).
RARE
tekniğinde 90° RF puls sonrası faz-kodlama step sayısı
kadar 180° RF puls uygulanmakta ve eko elde edilmekte; her 180°
RF puls ile faz-kodlama stepi değiştirilmektedir. FSE
(veya Turbo Spin-eko)da ise, 90° RF puls sonrası belli
sayıda (buna Turbo
faktör de denmektedir) 180° RF puls uygulanmakta ve her
seferinde eko elde edilmekte, her 180° RF puls ile faz-kodlama
stepi değiştirilmektedir (Şekil 10.1) (konvansiyonel
Spin-ekodan farklı olarak, 90° RF puls her 180° RF puls
ile kullanılmaz). Günümüzde
RARE tekniği klinikte kullanılmaz; ancak RARE tekniğinden
modifiye edilen FSE (TSE), yaklaşık son iki-üç yıldır
bir çok merkezde rutin incelemelerde kullanılmaktadır.
|
|
Sekil
10.1: Fast Spin-eko. Bu sekansda 90 RF puls
sonrasi belli sayida 180 RF puls uygulanmaktadir. Her
180 RF puls ile faz-kodlama stepi degismektedir. |
|
FSEde 90° RF pulslar arası TRdir; bir TR süresinde
180° RF pulslar ile kaç defa eko elde edildiği ETL
(echo train lenght) ile, ekolar arası mesafe ise ESP
(echo space) ile tanımlanır. TE
effective ise, ETL (echo train lenght)in ortasında
bulunan; yani k-spacede santrale yerleştirilen ekoyu
tanımlar ve oluşturulacak görüntüdeki kontrastı
belirleyen ana unsuru oluşturur [19].
TE eff = ESP x ETL/2
MRGde görüntünün oluşturulması başlığı
altında anlattığımız, yukarıdan aşağı
şeklindeki k-spacein doldurulması, bu sekans için de
geçerlidir; ancak her eko birbirini takip eder şekilde değil,
orta eko k-spacein merkezinde olmak üzere atlayarak doldurulur.
Bunun sonucu olarak (k-spacein kesintili biçimde doldurulması),
bugün için bu sekans tipinin en büyük sorunu olan, proton
dansite görüntülerinde bulanıklık (blurrign) meydana
gelmektedir.
Bu tekniğin önemli özellikleri; Spin-ekoya göre
belirgin derecede kısa sürede (yaklaşık 1/3 zamanında)
görüntüler elde edilebilmesi ve Spin-eko ile hemen hemen aynı
doku kontrast özelliklerinde görüntü oluşturulabilmesidir.
Lezyonların görünümleri ve normal dokular arasındaki
kontrast konvansiyonel Spin-eko ile elde edilenlere çok benzese
de, tüm FSE sekanslarında (T1 ağırlıklı,
T2 ağırlıklı ve Proton dansite görüntülerinde)
yağ dokusunun hiperintens (parlak) olarak görülmesi ve
hemorajilerde bazı kan ürünlerinin daha az göze çarpması
gibi farklılıklar vardır (yağ dokusunun devamlı
hiperintens görülmesinin sebebi j-coupling
teorisi ile açıklanmaktadır). Bu kadar kısa zaman
içersinde görüntü oluşturabilen bu teknik ile, henüz
pratikte uygulanmamakla birlikte, 3D volüm görüntüleri oluşturulabilir.
Konvansiyonel Spin-ekoda her 90° ve 180° RF pulsları için
bir faz-kodlama stepi kullanılmaktadır ve inceleme zamanı
faz-kodlama step sayısı ile direkt olarak ilişkilidir;
yani matriks 256 x 256 ise faz-kodlama step sayısı 256
ve inceleme zamanımız 256 x TR olur (NEX = 1 için).
FSEda ise zamanlama diyagramında da görüldüğü
gibi, bir TR süresi içersinde bir çok eko elde edilmekte ve her
180° RF puls ile faz-kodlama stepi değiştirilmektedir
(her 180° RF puls ile k-spacein bir sırası
doldurulmaktadır). Eğer bir TR süresinde 16 faz-kodlama
stepi kodlanıyor ise, inceleme süresi 256 x TR yerine,
sadece 16 x TR kadar olacaktır. Bununla birlikte, uzun eko
train (ETL) nedeniyle bir TR süresince daha az kesit üzerinde
çalışılabilmekte ve nedeniyle inceleme zamanındaki
kısalma bu kadar fazla olmamaktadır.
Günümüzde kullanılmakta olan MR sistemlerinde FSE ile, T1
ağırlıklı görüntü için bir TR süresinde 4
eko yapılmakta; ikili-eko (double-echo) için ise, 4 eko
proton dansitesi, 4 eko T2 ağırlıklı görüntü
için olmak üzere 8 eko elde edilmektedir. Bu kullanılan yöntemlerle
konvansiyonel Spin-ekoya çok benzer kontrast özelliklerinde görütüler
elde edilebilmektedir (Resim 10.1 ve Resim 10.2). Sistemde birbiri
ardısıra kullanılan 180° RF pulsların sonucu
vücutta RF puls enerji birikimi ve daha önce belirtildiği
gibi, ikili-ekoda elde edilen proton dansite görüntülerinde
bulanıklık (blurring) bazı durumlarda önemli sorun
yaratmaktadır. Yine yağ dokusunun T2 ağırlıklı
görüntülerde devamlı hiperintens olarak görülmesi bazen
yağ dokusu süpresyon tekniklerinin kullanılmasını
gerektirir (bugün için yaygın olarak kullanılmasa da,
bu puls sekansına uyarlanmış Inversion Recovery ile
yağ dokusu silinebilmektedir). |
|
|
Resim 10.1:
Konvansiyonel Spin-eko (SE) sekansi ile elde edilmis
T2 agirlikli goruntu (TR:2500, TE:90). Yag dokusu
hipointens olarak goruluyor. |
|
Resim 10.2:
Fast Spin-eko (Turbo Spin-eko). FSE sekansi ile elde
edilmis T2 agirlikli goruntu (TR:2500, TE:100). Yag
dokusunun hyperintens olduguna dikkat ediniz. |
|
EKO-PLANAR
GÖRÜNTÜLEME
- Echo-planar
Imaging (EPI) (Single-Shot Imaging)
|
Sekil 10.2:
Eko-Planar goruntuleme. Bu sekans tipinde tek 180
RF puls sonrasi, frekans-kodlama gradiyentinin hizli
bicimde acilip kapatilmasi ile goruntu
olusturulmaktadir. |
|
|
Eko-planar görüntüleme ve bunun varyantlarında
(Modulus-blipped echo-planar imaging, single-puls technique ve
Instrascan gibi), çok sayıda 180° RF puls kullanmak yerine,
tek 180° RF puls sonrası frekans-kodlama gradiyentinin hızlı
biçimde açılıp kapanması ile k-space
doldurulmaktadır ve inceleme zamanı birkaç saniyedir (Şekil
10.2). Teknik yüksek Tesla değerli MR
sistemlerinde, faz aksisinde belirgin kimyasal şifte neden
olur (1015 piksel gibi büyük miktarlarda) ve bunu engellemek
için yağ dokusu süpresyon tekniklerinin kullanılması
gerekir. Bununla birlikte, elde edilen görüntülerin uzaysal
rezolüsyonu ve SNR değeri, konvansiyonel Spin-ekoya göre
belirgin derecede düşüktür ve görüntüler suboptimal
olarak kabul edilir (rutin klinik kullanıma geçememiştir).
Bu teknikte kaliteli görüntü için, magnetin çok fazla
derecede homojen olması ve güçlü gradiyentin çok hızlı
açılıp kapanabilmesi gerekir. Tüm bunlara rağmen,
inceleme zamanının saniyeler düzeyinde olması ile,
solunum ve kardiyak hareketlerin neden olduğu artefaktları
tümüyle ortadan kaldırabilmektedir. |
GRASE
(Gradiyent-Spin-eko)
|
Sekil
10.3: GRASE: Bu sekans tipinde hem 180 RF pulslar
kullanilir, hem de gradiyent-eko olusturulur. |
|
|
Bu teknik son zamanlarda Gradiyent-eko ve Spin-ekonun
kombinasyonu olarak geliştirilmiş, çok yeni bir
tekniktir. İnceleme zamanları konvansiyonel Spin-ekoya
göre çok düşüktür (yaklaşık 24 kez daha kısa
zamanlarda). Elde edilen görüntülerde doku kontrastı,
uzaysal rezolüsyon ve görüntü kalitesi Spin-ekoya benzer.
FSE (Fast Spin-eko)ya olan başlıca üstünlüğü,
inceleme zamanlarının daha kısa olması ve
FSEnin dezavantajı olan vücutta RF puls enerji birikmesi
problemine yol açmamasıdır. Teknik belli sayıda
gradiyent-eko oluşturulması sonrası, 180° RF puls
uygulanması esasına dayanır ve k-spacein
doldurulması diğer tekniklerden bazı farklılıklar
gösterir (Şekil 10.3). |
Bugün için henüz rutin klinik
uygulamaya geçmemiş olmasına rağmen, çok yakın
gelecekte FSE gibi, GRASE tekniğinin de yaygın olarak
kullanılması beklenmelidir (bu tekniklerin rutine geçmeleri
şu anda kullanılmakta olan sistemlere yeni software
uygulanması ile mümkün olmaktadır ve şunu söylemek
gerekir ki, bugün için MR sistemlerini üreten merkezlerde çalışan
personelin çoğunluğu hardware üzerinde değil,
daha çok software üzerinde çalışmaktadır ve yeni
software programlarını uygulamaya geçirmek oldukça
pahalıdır).
Ana
sayfa I Bir
Önceki Bölüm
I
Bir Sonraki Bölüm
I iletisim I
www.birthmarks.us
|